14 ve 28 Mayıs’ta yapılan cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimlerinin ardından gözler bu kez yerel seçimlere çevrildi. Muhalefette ‘değişim’ tartışmaları sürerken; İktidarın bu süreçte izleyeceği yol da sorgulanıyor.
Gazete Pencere editörü Nuray Babacan, bugün köşe yazısında, hükümetin yerel seçimlerde yaratmak istediği havayı yazdı.
Babacan, hükümetin genel seçimlerin yanı sıra yerel seçimlerde de olumsuz kampanyalar yürütmeye hazırlandığını, “Yapamadılar, başaramadılar” propagandasının takipçisi olacağını ve sınırsız vaatler sıralayacağını bildirdi. Babacan, iktidar partisinin gündemi ‘saptıracağını’ da sözlerine ekledi.
Muhalif belediyelerin hedef alınacağını belirten Babacan, yazısında, “Yine algı operasyonu ile AKP belediyeciliğinin eksiklikleri değil, özellikle 11 büyük ildeki CHP’li belediyelerin yetersizliği tartışılacak. ki bu da neredeyse Türkiye’nin tamamı. Tabii ki ilk hedef İstanbul.”
Babacan şu ifadeleri kullandı:
“Örneğin Ekrem İmamoğlu için ‘kenti için değil kendisi için çalışan cumhurbaşkanı’ imajı çizilmeye çalışılacak. Sonra hedefte İzmir ve Ankara var. İzmir için ‘Hiçbir şey değişmedi’ kampanyası Kentte son 20 yılda bu sefer yenisini dene’ hazırlığı yapılıyor.Ankara için ‘kolektif belediyecilik’ sözü kullanılıyor, yani yapılan bütün çalışmalar yok sayılacak, yapılanlara dair söz konuşulmayacak. Hükümet tarafından yapılan engeller ve bu üç şehir için seferberlik savaşı verilecektir.
Ayrıca yerel seçimlerde yeni vaatler ve yeni paketler açılarak ‘sanal gündem’ oluşturulacak. Genel seçimlerde yarım kalan sözler listelenir.
…
Gelelim hayal ile gerçek arasındaki farka. En önemlisi de iktidar partisi üç büyük şehir için aday bulma sancısı yaşıyor. Öne sürülen isimlerin hiçbiri sandıkta seçmen tarafından cevaplanmıyor. ‘Hırslı, sevilen ve güçlü’ bir aday bulmak zahmete girer. CHP içinde atılan onca yanlış adıma ve krize rağmen Ekrem İmamoğlu’nun ‘kolay lokma’ olmayacağı kabul ediliyor.
